” TEHLİKENİN FARKINDA MIYIZ!-1 (Analiz ediyoruz-3)…

” TEHLİKENİN FARKINDA MIYIZ!-1 (Analiz ediyoruz-3)…

Peki, biz Müslümanlar buna karşı ne yapıyoruz. Vahdetimiz olan birliğimizi, dirliğimizi ve iriliğimizi hayırhahlık minvalinde koruyabiliyor ve kullanabiliyor muyuz? Şayet vahdetimizi yani birliğimizi dirliğimizi ve iriliğimizi kaybedersek ne olacağını anlayıp görebiliyor muyuz?

Gelin birlikte var olan durumumuza bir göz atalım:

Aslından dünya Müslümanları arasında bir vahdetten bir dirlikten bir irilikten bahsetmek I. Dünya savaşından itibaren neredeyse imkânsızdır. İşin  daha da garip olan tarafı bu saydığımız özellikleri -belki kısa bir dönem hariç- kaybetmiş olmanın sıkıntısını da içimizde hissedip algılayamadığımızdan

dolayı yaşayamıyoruz. Zira 250-300 yıldan beri İslam ümmeti tam manası ile narkoz yemiş gibi uyuşuk, yarı sersem bir vaziyette nerede olduğunu unutmuş ve nereye gideceğini bilmeyen bir vaziyet içindedir.

İslam Ümmetini bu hale kim mi soktu?

Tabi ki öncelikle bizden olan, samimi gafiller bizi bu duruma soktu! Ve daha sonra ki süreçte de bu gafletin evrilleştirdiği Hainler soktu ve sokmaya devam ediyor. İkincisi samimi olan Müslümanların dini yanlış anlamaları veya onlara dinin yanlı ve yanlış algılatılması meselesi. bir diğer yandan Bu süreci engelleyecek ‘büyük doğuların ve benzerlerinin’ sesinin yeterince çıkamaması, çıkarılmaması. Bir diğer sebep Müslümanların bu süreci engellemek için külli değil, cüz’i bir tarzda mücadele etmesi ve bu mücadelelerden Müslümanların birbirlerinin haberdar olmaması. Müslümanların düştüğü bu hengâmenin aşılması, bu hastalığın şifa bulması için doğru teşhis ve doğru ilacın kullanılamaması.  Çarenin pansuman tedbirlerinde olduğunun düşünülmesi ve ona yoğunlaşılması.

Tepkiniz nedir?

like

dislike

love

funny

angry

sad

wow